Türk Çağı, Kalenderhane Türbesi ve Yeni Devlet Sistemini

İnsan hayatında, belki onlarca defa önünden geçtiği halde hiç farkına varmadığı mekanlar vardır. Gün gelir, bir vesileyle o mekanın ne olduğunu öğreniverirsiniz. Bizde de öyle oldu. Değerli dostum Ahmet Elden watshap’dan bir toplantı davetiyesi gönderdi. Toplantı adresi olarak ‘Kalenderhane Mescidi; Halka Beğüş Türbesi’ gösteriliyordu.

Şehri tanıyan dostlarıma Türbe’nin nerede olduğunu sordum. Tarif ettiler. Yıllarca önünden geçtiğimiz bir yerdi. İnanmakta zorlandım. Zira şehir 12. yüzyılla birlikte altın çağını yaşarken, tarihe de bir “Türk Çağı” hediye etmişti. Çünkü Türk-İslam Dünyası’nın her tarafından gelen bilim ve san’at adamları Konya’da toplanmışlardır. Türk Çağı’na eserleriyle katkıda bulunanlar arasında Bahaeddin Veled, Mevlâna Celaleddin başta olmak üzere Kadı Burhaneddin, Kadı Sıraceddin, Sadreddin Konevi, Şahabeddin Sühreverdi, Muhyiddin Arabî gibi mutasavvıflar vardı.

Konya’daki Kalenderliler’in hikayesi de bu dönemde yaşanmıştı. Onikinci Yüzyılda, dini bir grup olan Kalenderiler (Cavlakiler), postsüreçsel söylem arkeologu ve şiir, siyaset, toplum, felsefe üzerine yazılarıyla tanınan Murat Güzel’e göre, Moğollar tarafından kullanılırlar. Bu Kalenderi şeyhlerinden biri de Şeyh Şerefüddin Mavsili’dir. Şerefüddin’in bugün Konya Kalenderhane Türbesi olarak bilinen mescidine defnedildiği bilinmektedir.

Toplantıya geri dönersek. Ahmet Elden’le birlikte Kalenderhane Türbesine vardık. Sohbet başlamıştı. İçeri girdik ve selam verdik. Konuşmacı, Ankara’dan değerli dostum, insan hakları uzmanı Abdullah Buksur’du. Büyük bir şaşkınlık yaşadı. Arka tarafa oturmayı denedim, zorla baş köşeye aldılar. Heyecan toplantı süresince ve devamında Emirgan Nargile’de gece saat 02.30’a kadar devam etti.

Abdullah Buksur, Türkiye’nin gündemi olan ‘Yeni Devlet Sistemi Nasıl Çalışacak?’ konusunu anlattı. Yeni yapılanmaya göre bakanlık sayısı 16’ya düştü.
Cumhurbaşkanına bağlı, İnsan Kaynakları Ofisi,Yatırım Ofisi, Finans Ofisi, Dijital Dönüşüm Ofisi şeklinde 5 ofis, 9 kurul ve 8 başkanlık kurulacak.

Buksur ,Kurulları şöyle sıraladı:
Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu,
Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu,
Ekonomi Politikaları Kurulu,
Hukuk Politikaları Kurulu,
Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu,
Sosyal Politikalar Kurulu,
Yerel Yönetim Politikaları Kurulu
Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu,
Bilim, Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurulu”

Abdullah Buksur, bu kurulların milletin hayatındaki hem günlük hem de gelecekle ilgili politikalar konularında çalışacağını söyledi.
Ayrıca sekiz başkanlık oluşacağını söyleyen Buksur, başkanlıkların bir ortak akıl olarak Cumhurbaşkanı’na bağlı çalışacaklarını belirtti. Diğer taraftan 3-5-7 kişiden oluşan kurullar üretimler yapacaklar, üretimlerini de Cumhurbaşkanı’na takdim edecekler.
Yeni devlet sisteminin bu şekilde değişmesinin amacı, “Bürokrasiyi azaltmış, çözüm üreten, hızlı karar alan, sorun çözen, kaynak ve kabiliyetlerimizin doğru kullanıldığı, zamanın ruhuyla hareket eden, insan haklarını temel alan adaleti esas alan devlet anlayışını hakîm kılmak” olarak açıkladı Buksur.

Evet hiç tahmin etmediğimiz tarihi bir mekanda, hem de Selçuklular’a iki asırdan fazla başkentlik yapmış, “En Muhteşem Türk Şehri” mertebesine yükselmiş, tarihe “Türk Çağı” hediye etmiş şehir olan Konya’da, Yeni Başkanlık Sistemini dinlemiş olduk. Merkezinde güçlü Cumhurbaşkanı olan yeni yönetim sisteminin öncelikle ülkemize ve Türk milletine, bölgemize, kültür coğrafyamıza ve mazlumlara hayırlı olmasını temenni ederim. Cumhurbaşkanımızın da ifadesiyle yeni sistemin “daha çok özgürlük, daha çok demokrasi, daha çok refah” getirmesi temennimizdir.

Veyis Güngör
17 Temmuz 2018

Scroll naar boven
Scroll naar top