Türkiye Hollanda ilişkilerinde sıcak gelişmeler

Türkiye Hollanda ilişkileri düşünüldüğünde, hiç şüphesiz bu yılın (2022) mart ayında, Hollanda Başbakanı Mark Rutte’nin Ankara ziyareti aklımıza gelir. Çünkü, on yıl aradan sonra bir Hollanda Başbakanı Ankara’yı ziyaret etti. Rutte’nin, Ankara’da Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından dillere destan karşılanışı da ayrı bir konu. Ziyaretin en can alıcı mesajı ise, Türkiye’nin Avrupa ve NATO için vazgeçilmez bir partner olmasıydı.

Türkiye Hollanda ilişkileri çerçevesinde, geride bıraktığımız haftalarda yeni sıcak gelişmelere şahit olduk. Bu gelişmelerden bazıları aşağıdaki şekildedir.

Türkiye AB işbirliği
Türkiye Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği Başkanı, Büyükelçi Faruk Kaymakçı Hollanda’ya bir çalışma ziyareti gerçekleştirdi. Kaymakçı, bu çerçevede, bazı Hollanda Türk toplumu kuruluşları ve milletvekilleri ve Hollanda Dışişleri Bakanlığı Avrupa İşbirliği Genel Müdürü Anita van den Ende ile görüşmeler yaptı. Türkiye Hollanda ve Avrupa Birliği ilişkileri, bölgesel konular ve önümüzdeki dönemde, daha güçlü ve daha geniş işbirliği ve ortak gelecek ele alınan konular arasında yer aldı.

Türkiye’nin jeopolitik rolü
Türkiye Hollanda ilişkilerini önemli ölçüde etkileyecek ve yönlendirecek bir başka gelişme de, Hollanda Hükümetine tavsiye olarak yayınlanan bir rapor oldu. Hollanda Dışişleri eski Bakanı Bert Koenders başkanlığında hazırlanan rapor, “Türkiye ile diyalog kapısı her zaman açık olmalı” şeklinde kamuoyuna yansıdı. Göç, güvenlik ve Türkiye’nin bölgede üstlendiği stratejik rolün öneminin öne çıkarıldığı rapor, Hollanda Dışişleri Bakanı Wopke Hoekstra’ya sunuldu. Hoekstra, ‘Uluslararası İlişkiler Danışma Konseyi’nin (AIV) hazırladığı “Türkiye’nin jeopolitik rolü, trendler ve gelecek senaryoları” başlıklı raporu dikkatle inceleyip, reaksiyon vereceklerini söyledi.

Belediye binalarında Türk Bayrakları
Türkiye Hollanda ilişkilerinde önemli bir gelişme de, İstanbul’un İstiklal Caddesi’nde meydana gelen hain ve kanlı terör olayından sonra, Hollanda Belediyelerinin Türkiye’ye verdikleri destek mesajlarında gözlendi. Rotterdam Belediyesi başta olmak üzere, Arnhem, Bergen op Zoom, Deventer, Zaanstad ve Helmond Belediye binalarına Türk bayrağı asıldı ve yarıya indirildi. Bazı Belediye Başkanları da, sosyal medya hesaplarından, Türkiye’nin acısını paylaştıklarını, terörü lanetlediklerini içeren mesajlar yayınladılar. Amsterdam Belediye Başkanı Femke Halsema da, sosyal medya hesabından, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na gönderdiği destek ve taziye mektubunu paylaştı.
Türk Bayraklarının Belediye binalarına asılması kararlarında Belediye Başkanlarının duyarlılığı yanı sıra, belediye meclisindeki Türk kökenli siyasetçilerin de önemli rol oynadığı, gözlerden kaçmadı.

Bu gelişmelerden hareketle, uzun zamandır durgun olan Türkiye Hollanda ilişkilerinin, başta diplomasi olmak üzere, farklı alanlarda bir hareketlenme sürecine girdiği söylenebilir. Türk bürokratlarının, yeniden Türkiye AB ilişkilerini gündeme taşımaları ve bu yönde harekete geçmeleri, her iki taraf ve insanlığın geleceği açısından önemlidir. Türkiye’nin bölgede etkin, aktif ve stratejik bir konuma sahip olduğu gerçeğinin, ‘Hollanda Uluslararası İlişkiler Tavsiye Kurulu’ tarafından da tekrarlanması önemli bir gelişmedir. Türk kökenli siyasetçilerinin, temsil ettikleri belediyelerde etkin olmaları, siyasi katılımın açık bir göstergesi ve Türkiye Hollanda ilişkilerinde önemli aktörler olduklarının da kanıtıdır.

Sırası gelmişken, on yıl önce Türkevi Araştırmalar Merkezi olarak yaptığımız bir alan araştırmasında da tespit ettiğimiz üzere, Türkiye Avrupa Birliği ilişkilerinde, Avrupa’daki Türk sivil toplum kuruluşlarının rolünü tekrar burada ifade etmemize gerek var mıdır bilemiyorum.

Veyis Güngör
26 Kasım 2022, HABER Gazetesi Kasım Aralık Sayısı

Scroll naar boven
Scroll naar top